Bir süredir yeme-içmeyle ilgili yazmadığımı fark edip hemen bu açığı gidermeliyim dedim:) Diyet yapan takipçiler lütfen kusura bakmasın. Yemeyi bu kadar seven bu şehirde yaşayıp hayatın lezzetlerine uzun süre ara vermek mümkün olmuyor.
Bir gün Gaziantep'ten ayrıldığımda özleyeceğim tatların başında geliyor katmer. Benim için daha önceleri tuzlu bir lezzetti. Çalıştığım şirketin Kayseri temsilcisi aylık toplantılara gelirken getirir, ofiste hep beraber sabah kahvaltısında yerdik.
Haziran ayında şehri tanımak için Gaziantep'e geldik. Bizi konuk eden ev sahibemiz "Pazar kahvaltısı için katmer yaptıralım" dediğinde daha önce yediklerimize benzer bir yiyecek bekliyorduk. Fırından gelen kutuyu açınca fıstıktan altında ne olduğunu göremediğimiz Gaziantep katmeri ile tanıştık. Benim gibi bir tatlısever için ilk görüşte aşk! Gerçi kahvaltının üzerine oburluk yapıp yediğimiz katmeri bitirmek mümkün olmadığından Ankara'ya dönüş yolunda bitirmiştik ancak.
Şimdi katmeri nasıl anlatmalı bilmem ki! Öncelikle kendisi az sonra okuyacağınız içeriği bakımından bel çevresini katmer katmer yapma potansiyeline sahip bir lezzet. Belki de ismini buradan almıştır:) Özellikle Pazar sabah kahvaltılarının vazgeçilmez lezzeti. Zaten fırınlarda sabah saatlerinde bulunma ihtimali yüksek. Sonrasında yiyeceğiniz katmer genellikle sabahtan arta kalanlar oluyor. Sadece katmer yapan yerlerde ise gün boyunca yenilebilir. Lezzet şöleni fırına gidip katmer sırasına girmekle başlıyor. Ramazan ayında pide sırasında olduğu gibi ne kadar bekleyeceğiniz hiç belli olmuyor. Sıraya ve siparişe göre beş dakika sonra da alınabilir, yirmi dakika sonra da. Katmer ustası baklavalık hamuru incecik açıyor.İşin içine şovu da ekleyerek havada hamuru şöyle birkaç çeviriyor. İyice büyüyen hamurun içine erimiş tereyağını gezdirdikten sonra parça parça kaymakla döşüyor. Sonrasında hamurun içine bolca dövülmüş Antep fıstığı ve pudra şekeri serpiyor. Dörde katlayarak kare şekline getirdiği hamuru alüminyum folyoya sararak ekmek fırınına atıyor. Fırından çıkan katmer üzerine tekrar bolca fıstık serpilerek fotoğrafta gördüğünüz halini alıyor ve evde afiyetle yenmek üzere paketleniyor. Bu yapılış şekli Gaziantep usulü. Bir de Kilis katmeri var. Bunun farkı ise pişirme şekli. Katmer fırın yerine yağda pişiriliyor. Zaten az kalorili olan tatlı böylece kalorisine kalori ekliyor:)
Pişirme şekli her ne olursa olsun ağızda dağılan incecik hamurun içinde buluşan kaymak,fıstık ve pudra şekeri üçlemesinin tadı ısıyla harmanlanınca özellikle tatlıseverler için bir lezzet şölenine dönüşüyor. Hakkını vererek yemek için yanında başka birşey yenilmemeli.
Yolu bu tarafa düşenler bu lezzeti tatmadan ayrılırsa çok şey kaybeder. Benden söylemesi. Bu yazının üzerine ilk fırsatta gidip katmer yemek şart oldu, yaşasın:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder